“Avrupa’ya giden TIR’ların yüzde 55’i Ro-Ro’yu kullanıyor”

“Avrupa’ya giden TIR’ların yüzde 55’i Ro-Ro’yu kullanıyor”

DFDS Akdeniz İş Birimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Selçuk Boztepe, U.N. Ro-Ro’nun “Ephesus Seaways” isimli dev gemisinin Pendik Limanı’nda sefere başlaması ile ilgili düzenlenen törende gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. 

AVRUPA’NIN TEKERLEKLİ KARGO TAŞIYAN EN BÜYÜK GEMİSİ

DFDS Akdeniz İş Birimi Kıdemli Başkan Yardımcısı Selçuk Boztepe şunları söyledi: “Ephesus Seaways adını verdiğimiz, Çin’de inşa edilmiş olan bu gemimiz, türünün en büyüğü. Akdeniz’de hatta Avrupa’da tekerlekli kargo taşıyan en büyük Ro-Ro gemisi. 6 bin 700 lineer metrelik bir kapasitesi var ve 500 TIR’a kadar yükleme yapabiliyor. Hafta sonları kullanacağız. Çünkü ihracatın en yoğun olduğu günler, Cuma ve Cumartesi çıkışlar oluyor. Biz de bu gemiyi Cumartesi gününe koyarak hem ihracatçılarımız hem de uluslararası nakliyecilerimiz daha rahat ve hızlı bir şekilde yüklerini taşımasına yardımcı olacağız. 

YATIRIMLARIMIZ DEVAM EDİYOR

Haziran 2018’de DFDS Grup 950 milyon Euro’luk bir yatırım yaparak UN Ro-Ro’yu satın aldı. Bunun hemen ardından da DFDS Grup ve UN Ro-Ro’nun entegrasyonuna başladık ve çok ciddi yatırımlar da art arda geldi. Örneğin yaklaşık 300 milyon Danimarka Kronu harcayarak tüm filomuza sülfür salınımını minimize eden filtrasyon sistemleri taktık. 

Çünkü Dünya Denizcilik Örgütü’nün yeni açıkladığı kurallara göre 1 Ocak 2020’den itibaren bu kurala uymak gerekiyor. Ardından limanlarımızı, terminallerimizi genişletme çalışmalarına başladık. Kapasitemiz Ekol Lojistik’le yaptığımız anlaşma gereği yüzde 30 civarında arttı. Artık İstanbul’da sadece Pendik ve Ambarlı’dan değil, Yalova Limanı’ndan da çıkışlar yapıyoruz. Yunanistan’da Patras’a, İtalya’da Bari ve Trieste Limanı’na uğruyoruz ve Güney Fransa’da Toulon Limanı’na seferlerimizi sürdürüyoruz. Türk ihracatçısına ve nakliyecisine en iyi şekilde hizmet etmeye çalışıyoruz. Yatırımlarımızı da bu doğrultuda sürdüreceğiz. 

FİLOMUZDA 14 GEMİ VAR

Ephesus Seaways ile birlikte toplam kapasitemiz 57 bin lineer metre oldu. 14 gemimiz var. DFDS, yük kargo taşımacılığında uzmanlaşmış bir şirket ve kendi klasmanında birinci sırada yer alıyor. 

GÜNÜMÜZDE AVRUPA’YA GİDEN TIR’LARIN YÜZDE 55’İ RO-RO KULLANIYOR

UN Ro-Ro, 1994’te kurulduğunda Yugoslavya’daki iç savaş nedeniyle ülkemiz nakliyecisi Avrupa’ya ulaşmakta ciddi sıkıntılar çekiyordu. 40-45 nakliyeci bir araya gelerek, 2 gemi kiralayıp, bu seferleri başlattı ve bir anlamda karayolunu bypass ettiler. Zaman içerisinde de Türk lojistikçisi ve nakliyecisi için bu, alternatif bir taşıma haline geldi. Günümüzde Türkiye’den Avrupa’ya giden TIR’ların yüzde 55’i Ro-Ro’yu, geri kalanı da karadan gidiyor. Ro-Ro’nun oranı her geçen sene 1-2 puan artıyor. Kapıkule’de ve Avrupa’ya açılan diğer sınır kapılarında yaşanan problemleri biliyorsunuz. Kilometrelerce kuyruklar var ve bunlar artık normal gelmeye başladı. Bunu çözmek için hem devletimiz hem sivil toplum kuruluşları hem UND ellerinden geleni yapıyorlar. Bu çabalarını takdir ediyoruz ama bu sorunlarımız maalesef tam olarak çözülemedi. Bu yüzden de Ro-Ro önemli bir alternatif. Karayolu her zaman var olacak ama bu taşıma şekliyle nakliyecilerimiz özellikle trenleri de sisteme monte ederek ‘dorsecilik’ diye tabir edilen taşıma şeklini uygulayabiliyor. Örneğin önce gemiyle ardından trenle Türk ihracat mallarını taşıyan bu dorseleri Pendik’ten Almanya’nın kalbine kadar götürebiliyoruz. 

DOLULUK ORANI

Doluluk oranlarımız ihracat ve ithalat arasında değişiyor. Fakat ortalamada yaklaşık yüzde 78-79’luk bir doluluk oranıyla çalışıyoruz. Önümüzdeki 6 ay içinde bunun yüzde 85’lere çıkacağını ümit ediyoruz. 

ULUSLARARASI NAKLİYECİLERDEN DESTEK BEKLİYORUZ

Bu gemilerin filomuza katılması sadece çevresel amaçlarla (Karbondioksit salınımı ünite başına yüzde 20 daha az olacak) değil, eğer gemiler dolarsa ünite başına düşen maliyetlerimizi minimize etmeye çalışacağız. Burada uluslararası nakliyecilerimizden destek bekliyoruz. Özellikle bu tür gemileri doldurabilmek için karadan gidip, birçok operasyonel problemle uğraşmak ve daha fazla maliyete katlanmak yerine bizleri tercih edip, bu büyük gemileri kullanarak ve doldurarak bizim maliyet avantajını yaratmamıza yardımcı olmalarını istiyoruz. Zaten bu avantajları müşterilerimize fiyat optimizasyonu ve indirimi olarak yansıtmayı şimdiden planlıyoruz.

Gemiler giderken ihracat malı taşıyor. Dönüşte de ithalat taşıyor ama taşıdığı bu ithal malların önemli bir kısmı ihracat üretiminde kullanılmak üzere taşınıyor. Şu sıralar yaşanılan sıkıntıdan dolayı ihracat ithalata göre daha dolu. Kur krizi yaşanmadan önce bir denge vardı ama şu an ihracatta bir artış, ithalatta bir düşüş oldu. Bunun sene sonuna kadar dengelenmesini ümit ediyoruz. 

DFDS, U.N. RO-RO İLE BİRLİKTE YÜK TAŞIMACILIĞINDA DÜNYANIN BİR NUMARALI RO-RO ŞİRKETİ HALİNE GELDİ

DFDS, UN Ro-Ro ile birlikte yük taşımacılığında dünyanın bir numaralı Ro-Ro şirketi haline gelmiştir. Kısa deniz ve Ro-Ro taşımacılığında bir numaradır. UN Ro-Ro bu birleşmeden önce kapasite anlamında dördüncü sıradaydı. Birleşmeden sonra bir numara oldu. 

FİYATLANDIRMA

Uluslararası nakliyeciler kâğıt üzerinde olmasa da sadece bu şirketin kurucuları değil, aynı zamanda sahipleri ve halen de kendileri bu şekilde görüyorlar. Bu da bizim çok hoşumuza gidiyor. Bununla gurur duyuyoruz. Alınan her stratejik karar öncesinde de kendilerine danışıyoruz. Fiyatlarla ilgili olarak da kendileriyle sürekli konuşuyoruz. Özellikle önümüzdeki 6 ve 8 ay boyunca bu geminin ne kadar dolacağına bakacağız. Yaptığımız görüşmelerde karayolundan götürdükleri hacimler ne kadarını Ro-Ro’ya çekeceklerini kendileriyle konuşuyoruz. Eğer oradan Ro-Ro hattına bayağı bir transfer olursa ve bu gemiyi ağzına kadar doldurabilirsek işte o zaman belli bir indirim tabii ki olacak. 

Bir fiyatlandırmamızı belirlerken sadece maliyet yapımımıza bakmıyoruz. Müşterilerimizin beklentilerine ve karayolunda gittiklerinde katlanmak zorunda kaldıkları maliyetlere de bakıyoruz. İkisini karşılaştırıyoruz ve kendilerine, karayolunda gittiklerinde oluşan maliyete göre belli bir indirim ve avantaj sağladığımız için bizleri tercih ediyorlar. Destinasyonuna ve yoluna göre değişmekle birlikte, karayoluna nazaran yüzde 5 ile 20 arasında daha indirimli ve avantajlı fiyatlarla çalışıyoruz. 

DİJİTALLEŞME

Şu anda tüm dünya dijitalleşmeye çalışıyor. Her endüstri bu konuda kafa patlatıyor. Sektörlerin büyük çoğunluğu (Buna lojistik de dâhil) tam olarak dijitalleşmiş değil. Sadece uğraşıyor. DFDS de bu yolda önemli mesafe kat etmiş durumda. 3 yıl önce dijitalleşme yoluna başlamış, nereye gitmek istediğini belirlemiş. Biz grup olarak 2020’nin sonuna geldiğimizde artık müşterilerimiz olan lojistik ve nakliye şirketleri, gerek telefonlarındaki uygulamadan gerek web tabanlı bir uygulamaya girerek ister gemi yolculuğunu, ister gemiden sonraki tren yolculuğunu isterse tren yolculuğundan sonraki dorseyi alıp, çekiciyle nihai noktaya götürme kısmını dijital ortamda yapabiliyor olacak. 

AB, YOLLARINDA TIR’I GÖRMEK İSTEMİYOR

Türkiye’nin devlet olarak stratejisi, ihracata dayalı üretimdir. Bu da lojistik kanalları açık tutarak gerçekleşir. Damarların (Gemiler, limanlar, trenler) daima açık olması gerekiyor. AB, artık yollarında TIR, özellikle Türk TIR’ı görmek istemiyor. Bu konuda her geçen yıl daha fazla transit belgeleri, vizeler, gümrüklerde yaşanan sıkıntılar, geçiş ücretleri gibi yaptırımlar uyguluyor. Dolayısıyla TIR’cılar için bu işin tek yolu intermodalden geçiyor. Bütün sektörün dorseciliğe dönüş yapması gerekiyor. Tabii ki karadan giden hızlı yükler olacak ama bu iş artık böyle yürür. Çünkü tüm dünyada lojistik sektörü üzerinde ciddi bir maliyet baskısı var. Küreselleşmeden dolayı ihracatçı, üretici firmalar sürekli maliyetlerini sorguluyorlar. Maalesef çok oyunculu bir sektör ve ne yazık ki Türkiye’deki nakliyeci arkadaşlarımız da fiyatlandırma konusunda dikkatli davranamadılar. Bu yüzden lojistikte kar marjları düşük. Dikkatli olmaları ve yeni yollar bulmaları gerekiyor. 

BOŞ DÖNÜŞLER İÇİN BÜYÜK İNDİRİM YAPTIK

Bizim tek yönde ortalama fiyatımız 900 Euro civarında. Gidiş ve dönüşte böyle. Biz ithalat dibe vurduğunda boş üniteler için çok büyük bir indirim yaptık. 400 Euro’ya indirdik. Neredeyse yüzde 60’lık bir indirimden bahsediyoruz. Bunu sene sonuna kadar sürdürdük. Hatta Ocak’ta da yaptık. Bu sene sonuna kadar sürecek 500 Euro’luk bir fiyat belirledik. Normalde hacmine göre değişmekle birlikte doluda bin Euro civarındayken, UND’ye ve nakliyeci dostlarımıza yüzde 50’lik bir indirimi sene sonuna kadar tutmaya söz verdik.”

Etiketler :