AB Genişleme Genel Müdürü Granje: “Türk taşımacıları kendilerini AB’ye daha güçlü şekilde anlatmaya devam etmeli” dedi. [caption id="attachment_2631" align="alignleft" width="300"] UND İcra Kurulu Başkanı Fatih Şener - AB Genişleme Genel Müdürü Granje[/caption]Ülkemiz taşımacıları tarafından Avrupa Birliği (AB) ülkeleri üzerinden gerçekleştirilen transit taşımalar da Bulgaristan, Macaristan, Romanya, İtalya ve Avusturya gibi bazı ülkelerce ayrımcı kısıtlamalara tabi tutuluyor. Türk taşımacılarına yönelik transit kısıtlamaların kaldırılması için uzun süredir AB nezdinde devam eden Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) girişimleri,  AB Komisyonu kanadında yankı buldu ve Türkiye-AB arasından karayolu taşımacılığını değerlendiren bir etki analizi çalışması başlatıldı. Çalışmaların devamında UND, AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Genel Müdürlüğünden Türk taşımacısının transit geçişlerde yaşadığı sorunu görüşmek üzere davet aldı.AVRUPALI TÜKETİCİ DE ÜRETİCİ DE ZARAR GÖRÜYORDavette Genişleme Genel Müdürlüğü Direktörü Alexandra Cas Granje ile bir araya gelen UND Heyeti, Türk araçlarının transit taşımalarında karşılaştıkları kota engeli, zorunlu mod dayatması gibi konularda Avrupalı tüketicinin ve üreticinin de zarar gördüğü, AB’nin kendi iç pazarında serbest dolaşımda olması gereken malların gerçekten serbest dolaşamaması sonucunda AB ticaretinin rekabet gücünün zayıflatıldığını ve 21. yüzyılda böyle bir ticari anlayışının anlamsız olduğunu vurguladı.HER İKİ TARAFIN KABULEDEBİLECEĞİ ÇÖZÜM GELİŞTİRİLMELİGranje, konun AB tarafından fark edildiği ve Komisyon tarafından başlatılan bir etki analizi çalışmasının sonuçlarının beklendiği ve çıkacak olan sonuca göre her iki tarafın kabul edebileceği bir çözüm geliştirilebileceği, ancak bunun için Türk taşımacılarının yaşadıkları sıkıntıları tüm yönleriyle, gerçek verilerle aktarmaya devam etmesi gerektiği bilgisini verdi.[caption id="attachment_2632" align="alignleft" width="300"] AB Genişleme Genel Müdürü Granje, UND Heyeti ile görüştü.[/caption]UND’yi, taşıma sorunlarının Türkiye ve AB tarafının temsilcileriyle tartışıldığı platformlarda özel sektör ve sivil toplum adına aktif olarak yer almaya davet eden AB Komisyonu Direktörü, bu sürece en önemli katkının, UND’nin kendilerine ilettiği materyallerde olduğu gibi, somut kanıtlarla meseleyi aktarmak olduğunun altını çizdi.