"Gümrük Sektörü Algı Araştırması" açıklandı!

"Gümrük Sektörü Algı Araştırması" açıklandı!

Etik ve İtibar Derneği'nin (TEİD) araştırma ve danışmanlık şirketi ZENNA ile gerçekleştirdiği "Gümrük Sektörü Algı Araştırması", gümrük müşavirleri ve lojistik-dış ticaret yetkililerinin gümrüklerde yolsuzluk algısını ortaya koydu. Yolsuzluk algısının "devlet politikaları", "gümrük sektörü çalışanları", "gümrük mevzuatları" ve "kurumsal yönetim" olmak üzere dört temel boyutu olduğunu belirleyen araştırma, yolsuzluk algısına karşı öncelikli olarak geliştirilmesi gereken konuları da belirledi.

Etik ve İtibar Derneği (TEİD), gümrük sektörünün yolsuzluk algısının altında yatan nedenleri ortaya çıkarıp varolan sorunların giderilebilmesi için gerekli politika, süreç ve uygulamaların oluşturulabilmesine destek sağlayacak verileri sunmak amacıyla "Gümrük Sektörü Algı Araştırması"nı gerçekleştirdi. Araştırma, İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği üyesi 27 gümrük müşaviri ve lojistik-dış ticaret yetkilisinin katılımıyla yapıldı. ZENNA Araştırma ve Danışmanlık tarafından Mart-Nisan 2016 tarihleri arasında bilgisayar destekli web görüşme yöntemiyle yapılan araştırmada, gümrük sektöründeki süreçlerde yolsuzluk algısına yönelik düşünceler ve genel algı ile gümrük sektöründe geliştirilmesi gerekli alanlar ve mevcut performans sorgulandı.

TÜRKİYE’DE TEK PROJE

Türkiye Dış Ticareti’nin %95’ini yürüten gümrük müşavirleri ve lojistik şirketlerinin verimliliğinin ve güvenliğinin artırılması ve etik ve uyum yönetiminin sektör tarafından benimsenmesi için Türkiye'nin yanı sıra uluslararası alanda da çalışmalar gerçekleştirdiklerini söyleyen TEİD Genel Sekreteri Tayfun Zaman, 2013 yılında İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa ve Mersin Gümrük Müşavirleri Dernekleri ile "Gümrük Müşavirleri Meslek Etik Standartları"nı hazırladıklarını, bu süre zarfında, Avrupa’daki en büyük kolektif eylemlerden biri haline gelen etik beyanına imza atan gümrük müşavirliği ofisi sayısı 250’yi aşarken, TEİD'in projesinin, OECD ve Birleşmiş Milletler'in yazılı literatürüne de geçerek uluslararası bilinirlik kazandığını belirtti. Zaman, Türkiye'nin dönem başkanlığını yaptığı 2015 G20 Zirvesi'nin B20 Gümrüklerde Yolsuzlukla Mücadele Görev Gücü’nde aktif rol olan TEİD’in eş yazarı olduğu “Gümrüklerde Kolektif Eylem Yoluyla Yolsuzlukla Mücadele Rehberi” ve “KOBİlerde Yolsuzlukla Mücadele Rehberi”nin Türkiye’nin başkanlık döneminde ortaya konan iki somut çıktı olduğunu ve gümrükler alanındaki çalışmanın UN Global Compact tarafından hazırlanan “A Practical Guide for Collective Action Against Corruption” çalışmasında dünyadaki önemli kolektif eylemlerle beraber Türkiye’den tek proje olarak  yer aldığını  ifade etti.

Zaman, TEİD'in de katılımıyla Nisan ayında Pekin'de düzenlenen B20 Yolsuzlukla Mücadele Forum'unda da konunun geniş kapsamlı ele alındığını belirtti. B20 Yolsuzlukla Mücadele Görev Gücü ve B20 Ticaret Görev Gücü’nün aynı zamanda G20 Gümrüklerde Yolsuzlukla Mücadele Çalışma Grubu'nun çalışma ve çıktılarını bir araya getirecek bir sivil toplum, özel sektör ve kamu işbirliği ortak platformunun oluşturulmasının gerekliliğine değinen Zaman, TEİD’in bu platformun kurulmasında ve G20 ve B20’de konulan global hedeflerin takip edilmesi ve yerele uygun hale getirilmesinde ve yönetilmesinde aktif rol oynacağını belirtti.

GÜMRÜKLERDE YOLSUZLUK ALGISI YÜZDE 40

Araştırmada yer alan "Gümrüklerde yolsuzluk yaygın değildir" görüşüne gümrük müşavirlerinin %41'i katıldığını belirtti. Katılımcıların %19'u biraz katıldığını, %40'ı ise yolsuzluğun yaygın olduğu görüşünü dile getirdi. Yolsuzluk algısının nedenleri sorulduğunda "devlet politikaları", "gümrük sektörü çalışanları", "gümrük mevzuatları" ve "kurumsal yönetim" olmak üzere dört temel boyut belirlendi.

AB POLİTİKALARINA UYUM SÜRECİNE ÖNEM VERİLMELİ

Katılımcılara gümrük süreçlerinde devlet politikalarıyla ilgili çeşitli ifadeler sunuldu ve bu ifadelere ne derece katıldıkları soruldu. Buna göre %78'i "Yetkilendirilmiş Yükümlü Sistemi uygulaması gerekli ve yararlıdır", %56'sı "Gümrük Mevzuatı ve Dış Ticaret  Anlaşmaları  AB mevzuatına uyumludur", %48'i "Gümrük müşavirlerinin, müşterisi olan firmaların mevzuata aykırı taleplerini yerine getirmesini engelleyici  düzenleme ve uygulamalar vardır", %44'ü "Tek Pencere (single window) sistemi randımanlı çalışmaktadır", %41'i "Sonradan kontrol ve  yerinde gümrükleme  sistemi yaygınlaşmaktadır", %37'si "Beyanın kontrolü aşamasında, memurla mükellefin karşı karşıya gelmesinde herhangi bir sakınca yoktur", %37'si "Dış ticaret ile ilgili olarak uygulamaya konulan yeni düzenlemeler ticareti kolaylaştırıcı yapıdadır", %30'u "Avrupa Birliği politikalarına uyum süreci başarıyla yönetilmektedir", %30'u "Gümrük memurlarının normal çalışma saatleri dışında çalışma sistemi başarıyla uygulanmaktadır", %30'u "Türk Ticaret Kanunu düzenlemeleri yeterlidir", %26'sı "Yasa ve ilgili mevzuatlar memurların ve mükelleflerin  inisiyatif alarak yasa dışı hareket etmelerine izin vermez", %22'si "İlgili Bakanlıklar arası ve bakanlıklar ile kurumlar  arasında uyum vardır", %22'si "Gümrük idarelerinin kalite, donanım ve teknolojik alt yapısı dünya standartlarındadır",  %19'u "Ortaya çıkan yolsuzluklar sonrasında ilgili mevzuatın - dış ticareti zorlaştırıcı biçimde de olsa - değişmesi yolzulukların önüne geçilmesini sağlamaktadır", %4'ü "Gümrükleme sürecinde, gereksiz uygulanan teferruatlar yoktur" ifadesine katıldığını belirtti.

Katılımcılara gümrük süreçlerinde devlet politikaları kapsamında öncelikle ele alınması ve geliştirilmesi gereken konular sorulduğunda "Avrupa Birliği politikalarına uyum süreci", "Yasa ile mevzuatlar memurların ve mükelleflerin inisiyatif olarak yasa dışı hareket etmelerine izin vermemesi", "İlgili bakanlıklar arası ve bakanlıklar ile kurumlar arasında uyum olması", "Gümrük idarelerinin kalite, donanım ve teknolojik altyapısının dünya standartlarında olması" ve "Gümrük sürecinde gereksiz uygulanan teferruatların olmaması" konuları öne çıktı.

GÜMRÜK MEVZUATLARI AB MEVZUATINA UYGUN OLMALI

Araştırmada gümrük müşavirlerine gümrük mevzuatlarıyla ilgili belirtilen ifadelere ne derece katıldıkları sorulduğunda %30'u "Mevzuatlar Avrupa Birliği mevzuatına uyumludur", %19'u "Risk kriteri yüksek ürünlerin tanımları açık ve anlaşılır yapıdadır",  %15'i "Mevzuatların değişim hızı normaldir", %7'si "Mevzuatlar açık, sade ve anlaşılırdır", %7'si "Tüm gümrük idarelerinde mevzuatlar aynı şekilde uygulanmaktadır" ifadesine katıldığı belirtti.

Katılımcılara gümrük mevzuatları kapsamında öncelikli ele alınması ve geliştirilmesi gereken konular sorulduğunda "Mevzuatların açık, sade ve anlaşılır olması" ve "Mevzuatların değişim hızı" konuları öne çıktı. Katılımcılara gümrük sektörü çalışanlarıyla ilgili belirtilen ifadelere ne derece katıldıkları sorulduğunda %52'si "Gümrük müşavirleri yasa ve kurallara uygun davranırlar", %37'si "Gümrük müşavirleri iyi eğitimli, donanımlı kişilerden oluşmaktadır", %30'u "Gümrük müşavirlerinin yetki alanı yeterlidir", %26'sı "Gümrük memurları yasa ve kurallara uygun davranırlar", %11'i "Gümrük memurları iyi eğitimli, donanımlı kişilerden oluşmaktadır" ifadesine katıldığını belirtti.

Katılımcılara gümrük sektörü çalışanları kapsamında öncelikli ele alınması ve geliştirilmesi gereken konular sorulduğunda "Gümrük müşavirlerinin yetki alanının yeterli olması", "Gümrük memurlarının yasa ve kurallara uygun davranması" ve "Gümrük memurlarının iyi eğitimli, donanımlı kişilerden oluşması" konuları öne çıktı.

GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ ŞİRKETLERİ KURUMSAL YÖNETİMİ GELİŞTİRMELİ

Araştırmada gümrük müşavirlerine müşavirlik şirketlerinin kurumsal yönetimiyle ilgili belirtilen ifadelere ne derece katıldıkları sorulduğunda %41'i "Gümrük müşavirliği şirketleri kurumsal yönetim ilkelerine göre yönetilmektedir", %37'si "Gümrük memurları, gümrük müşavirleri ve mükelleflere yönelik etik düzenlemeler vardır", %30'u "Mükellefler gümrük süreçlerinde kurumsal yönetim ilkelerine uygun davranırlar", %15'i "Gümrük memurları, gümrük müşavirleri ve mükelleflere yönelik etik düzenlemeler başarıyla uygulanmaktadır", %11'i "Gümrük yönetimi mükelleflerin yönetim kurulu gündemlerinde yer almaktadır" ifadesine katıldığını belirtti.

Katılımcılara gümrük müşavirliği şirketlerinin kurumsal yönetimi için ele alınması ve geliştirilmesi gereken konular sorulduğunda "Gümrük memurları, gümrük müşavirleri ve mükelleflere yönelik etik düzenlemelerin başarıyla uygulanması konusu" öne çıktı.

GÜMRÜK MÜŞAVİRLERİYLE İLGİLİ OLUMSUZ ALGI GİDERİLMELİ

Katılımcılara yolsuzluk algısını gidermek ve gümrük sektörünü geliştirmek için gerekli uygulamalar sorulduğunda %81'i "Gümrük müşavirleriyle ilgili olumsuz algıların giderilmesi", %78'i "Mükelleflerin dış ticaret departmanı çalışanlarının yetkin ve donanımlı olmasının sağlanması", %67'si "Gümrük müşavirliği şirketlerinin kurumsallaşmasını sağlayacak projelerin hayata geçirilmesi", %63'ü "KOBİ'lere mevzuatlar, uygulamalar ve cezaları kapsayan gümrük süreçleriyle ilgili özel eğitimler verilmesi", %59'u "KOBİ yapısındaki şirketlere teknolojik altyapı desteği verilmesi", %56'sı "Tüm iş paydaşlarının teknolojiye uyumu için destekleyici çalışmalar yapılması", %52'si "Gümrük memurları ve gümrük müşavirlerine Ana Performans Göstergesi (APG/KPI) getirilmesi", %52'si "Gümrük müşavirleri ve mükelleflerin (şirketlerin) her sene gümrük denetimine girmesi", %52'si "Firma takip sisteminin başlatılması", %44'ü "Gümrük müşavirleri ve mükelleflerin etik ve kurumsallık konularında gelişmelerini sağlayacak derneklere üye olmalarının zorunlu hale getirilmesi" gerektiğini dile getirdi.

Araştırma kapsamında yer alan "iletişim kaynakları değerlendirmesinde" ise katılımcıların sektörlerine ilişkin etkin bilgi kaynakları belirlendi. Buna göre en etkili bilgi kaynakları Resmi Gazete, Bakanlıkların web siteleri, gümrük müşavirleri, İstanbul, Ankara, Bursa ve Mersin Gümrük Müşavirleri Dernekleri, İTO ve YASED olarak belirlenirken, televizyon, gümrükle ilgili sosyal mecralar, SMS, aplikasyon gibi dijital mecralar, sektörel dergiler ve gümrük çalışanlarının en az güven duyulan bilgi kaynakları olduğu görüldü. 

Etiketler :