‘Küresel iklim değişikliğine inanıyor musunuz?’ sorusuna evet cevabı yüzde 87,5’ye çıktı

‘Küresel iklim değişikliğine inanıyor musunuz?’ sorusuna evet cevabı yüzde 87,5’ye çıktı

Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi (CESD) tarafından bu yıl ikincisi gerçekleştirilen, “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması”nın sonuçları açıklandı.

Kadir Has Üniversitesi Enerji ve Sürdürülebilir Kalkınma Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (CESD) gerçekleştirdiği “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Araştırması”nın sonuçları, 20 Mart'ta Cibali Kampüsü’nde düzenlenen, Kadir Has Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu Feyiz, CESD Müdürü Prof. Dr. Volkan Ş. Ediger ile proje çalışanları Prof. Dr. Çiğdem Kentmen Çin, Prof. Dr. Meltem Ucal, Doç. Dr. Gökhan Kirkil ve Yrd. Doç. Dr. Emre Çelebi’nin katıldığı bir basın toplantısıyla paylaşıldı.

CESD farklı bilim alanlarındaki uzmanların yerel, bölgesel ve küresel çapta enerji konusunda disiplinlerarası eğitim ve araştırma faaliyetlerini yürütmek ve ortaya çıkacak bilgi ve değerlendirmeleri kamuoyuyla paylaşarak toplumun sürdürülebilir gelişimine katkıda bulunmak amacıyla 2015 yılında Kadir Has Üniversitesi bünyesinde kuruldu. Merkez geçen yıl 12-27 Kasım 2016 tarihleri arasında gerçekleştirdiği “Türkiye Toplumunun Enerji Tercihleri Anketi”ni, bu yıl 12-29 Aralık 2017 tarihleri arasında Türkiye nüfusunun genel temsiliyetine sahip 16 kent merkezinde ikamet eden, 18 yaş ve üzeri bin 235 kişi ile yüz yüze görüşülerek tekrarladı. Enerji kamuoyu araştırması Türkiye’nin enerji tüketimi ve politikalarına ilişkin güncel verileri ortaya koyduğu gibi her yıl tekrarlanması nedeniyle zaman içinde görüşlerin nasıl şekillendiği hakkında da bilgi sağlıyor.

ENERJİ BAĞIMLILIĞI VE PAHALILIĞI YİNE EN BÜYÜK SORUNLAR, ANCAK SIRALAMADA FARKLILAŞMA VAR

‘Türkiye enerji sisteminin en önemli sorunu nedir?’ sorusuna 2016’da ankete katılanların yüzde 38,6’sı ‘ithal enerjiye bağımlılık’ yanıtını verirken 2017’de bu oran yüzde 21,8’lik bir kayıpla yüzde 16,8 olarak gerçekleşti. Geçen yıl yüzde 30,8 oranla ikinci sırada yer alan ‘pahalılık’ ise yüzde 11’lik artışla yüzde 41,8’e yükselerek birinci sıraya yerleşti. Öte yandan, geçen yıl sadece yüzde 2,8 oranıyla alt sıralarda bulunan çevre sorunları bu yıl yüzde 13,6 oranında artarak yüzde 16,4 oranıyla üçüncü sıraya yerleşti.

Sorun sıralamasında pahalılığın ilk sıraya yükselmesine rağmen, fiyatları makul bulanların oranı arttı. Geçen yıl, katılımcıların elektrik fiyatlarını nasıl bulduğu sorgulandığında yüzde 85,8 ‘yüksek ve çok yüksek’ cevapları verilirken, yüzde 12,6 elektrik fiyatlarını normal bulduğunu belirtiyordu. Bu yıl yüksek bulanların oranı yüzde 79,8, normal bulanların oranı ise yüzde 19 oldu. Aynı şekilde doğalgaz fiyatları hakkında yöneltilen soruya verilen cevaplar geçen yıl yüzde 64,6 ‘yüksek ve çok yüksek’, yüzde 13,7 ‘normal’ şeklinde iken, bu yıl bu oranlar sırasıyla yüzde 56,5 ve yüzde 19,4 olarak gerçekleşti. Enerjinin ucuz olmasının çok önemli olduğunu düşünenler de yüzde 41,6’dan yüzde 39’a geriledi.

Türkiye’nin en önemli sorunlarında ise ekonomi ön plana çıkarken, demokrasi de sıralamaya girdi. Geçen yılki ankette Türkiye’nin en önemli üç sorunu olarak, eğitim (yüzde 27), iç güvenlik (yüzde 21,9) ve ekonomi (yüzde 15,7) görülürken, bu yılki sıralama ekonomi (yüzde 21,9), eğitim (yüzde 19) ve demokrasi (yüzde 11,9) olarak değişti.

ÇEVRE DUYARLILIĞI ARTTI

‘Küresel iklim değişikliğine inanıyor musunuz?’ sorusuna evet cevabı verenlerin oranı yüzde 10 artarak yüzde 77,5’ten yüzde 87,5’ye çıktı. Türkiye’de enerjiden kaynaklanan en önemli çevre sorunu hâlâ hava kirliliği olarak görülürken, bitki örtüsünün bozulması seçeneği yüzde 12,9 gibi ciddi oranda artarak ikinci sıraya yerleşti. 2016’da yüzde 19,8 ile ikinci sırada bulunan insan sağlığı ile üçüncü sırada bulunan iklim değişikliği ise oranları azalarak bir sıra geriledi. ‘Hangisinin küresel ısınmaya en fazla etkisi vardır?’ sorusuna verilen yanıtlardaki sıralama 2016’da şehirleşme, enerji ve sanayi şeklinde iken, 2017’de sanayi (yüzde 43,5), şehirleşme (yüzde 24,9) ve enerji (yüzde 10) oldu.