“Yakıt tüketiminde çok iddialıyız!”

“Yakıt tüketiminde çok iddialıyız!”

MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Kamyon Satış Direktörü Serkan Sara, “Yakıt tüketimi bir nakliyeci için çok önemli. Bir nakliyecinin giderinin yüzde 55-60’ını yakıt oluşturuyor. Eğer siz toplam giderin yüzde 55-60 kısmını oluşturan kalemi yüzde 10 düşürebiliyorsanız nakliyeciye çok ciddi bir destek sağlamış oluyorsunuz. Euro 5 MAN araçlarına göre en son seri 2017 model Euro 6 araçlarımız yaklaşık yüzde 13'lük yakıt tasarrufu sağlıyor." Röportaj: Şenel Özdemir / senel.ozdemir@yesillojistikciler.com

ÖZEL RÖPORTAJ - Türkiye kamyon ve çekici pazarının güçlü oyuncularından MAN, geçtiğimiz yıl yüzde 10.8 pazar payı elde ederek pazarda üçüncü sıradaki yerini korudu. İnşaat segmenti hariç kamyon ve çekici pazarının iyi bir yıl geçirmediği 2016’da MAN, 2 bin 200 adet araç satışı gerçekleştirdi. Geçtiğimiz yıla benzer bir pazarın olmasının beklendiği bu yılın ilk 7 ayında MAN, 1100 adet araç satışı gerçekleştirerek pazar payını korudu.

www.yesillojistikciler.com olarak MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Kamyon Satış Direktörü Serkan Sara ile bir araya geldik. Serkan Sara’ya MAN’ın Türkiye ağır ticari araç pazarındaki konumunu, hedeflerini, ikinci el pazarına yönelik çalışmalarını, MAN araçların yakıt tüketimini, elektrikli kamyonları ve Türkiye ağır ticari araç pazarını sorduk. İşte Serkan Sara’nın sorularımıza verdiği yanıtlar…

“2016 ÇEKİCİ SEGMENTİ ÖNGÖRÜLERİN ALTINDA KALDI”

Bu yılın ilk 7 ayı hem Türkiye ağır ticari araç sektörü hem de MAN açısından nasıl geçti? Geçen yılın aynı dönemine göre bir kıyaslama yapabilir misiniz?

Türkiye ticari araç sektörü için 2015 yılı önemliydi. Çünkü Euro 6’ya geçişin son yılıydı. Markaların elinde 2016 yılı için ciddi miktarda Euro 5 araç stokları kaldı. 2016 yılının ilk döneminde de Euro 6 araçlarla birlikte Euro 5 araçlar satılmaya devam etti. Öte yandan 2016 yılında inşaat grubu segmentinde her şey planlandığı gibi oldu. 2016 yılının ilk dört ayında inşaat grubuna ait Euro 5 araçlar satıldı ve Euro 6 araçlara geçildi. Ama çekici segmentinde beklenin aksine 2016 yılı öngörülerin çok altında kaldı. 2016 yılında Euro 5 çekicilerin satış rakamlarının beklenin çok altında seyretmesi stokların tükenmemesine ve bir türlü Euro 6 araçların satışına başlanamamasına sebep oldu. Hatta bazı markalar Euro 5 çekici stoklarını 2017 yılında ancak bir kaç ay önce tükettiler.

Peki sizde de benzer bir durum yaşandı mı?

Biz rakiplerimize göre bir miktar daha iyi bir planlama yapmamız neticesinde stoklarımızda sınırlı sayıda Euro 5 çekici bulunarak seneye başladık ve araçlar da bayilerimiz stoklarındaydı. Bayilerimiz de zaten çok kısa bir süre içinde ellerindeki Euro 5 araçları bitirdiler. Bizim Euro 5 araç stoklarımızı tüketmemize ve Euro 6 çekici satışlarına başlamamıza rağmen bir bütün olarak düşünülünce rakiplerimizin stoklarında bulunan ve pazara sunulan Euro 5 çekiciler bizim satış rakamlarımızı da kaçınılmaz olarak ciddi anlamda etkiledi.

“PAZARDA DAHA YENİ YENİ EURO 6 KONUŞULMAYA BAŞLANDI”

Nasıl bir etkisi oldu?

Son bir buçuk yılda özellikle çekici segmenti Euro 6’ya geçemedi. Pazarda daha yeni yeni Euro 6 konuşulmaya başlandı. Müşterilerde doğal olarak ilk olarak tercihlerini fiyat avantajı sunması nedeniyle plaka tescili yapılmış olmasına rağmen trafiğe çıkmamış dolayısıyla sıfır kabul edilen 2 model yılı düşük olan Euro 5 araçlardan yana kullandı. Bu araçlar 2015 yılı sonunda kanun gereği zorunlu olarak tescil edildiği için satışları da ikinci el araç satışı olarak 2016 yılına yansıdı ve 2016 sıfır çekici satış rakamlarının olduğundan daha da düşük gözükmesine sebep oldu.

“2016 İNŞAAT SEGMENTİ AÇISINDAN GÜZEL BİR YILDI”

2016 yılına dönecek olursak…

2016 yılında 12 ton ve üstü ağır ticari araç pazarı 19 bin 800 adetlerde kapandı. Bu Türkiye için düşük bir pazar rakamı. 12 ton ve üstü Türkiye pazarının son 10 yılının ortalamasına baktığımız zaman 30 bininin üstündedir. 6 ton ve üstü ise 35 binlerdedir. 2016 bu anlamda son 10 yılın en düşük pazarı oldu. Pazarın bu kadar düşük olmasının nedenlerinden birini Euro 5 araçların bitmemesi oluşturuyor.

2016 inşaat segmenti açısından güzel bir yıldı. Biz Euro 6 araçlarımızı tanıttık ve sattık. 2016 yılı MAN için çok güzel geçti. Yüzde 10.8 pazar payı elde ederek üçüncü sıradaki yerimizi koruduk. Adetsel bazda 2 bin 200’ler civarında araç sattık. Bu sattığımız araçların 1.200-1.300 kadarı kamyon, 900 kadarı ise çekicilerden oluştu.

“İLK ÇEYREKTE PAZAR PAYIMIZ İYİYDİ”

Peki ya 2017’nin ilk 7 aylık dönemi…

2017’de kurlar ciddi anlamda yükseldi. Ocak-Şubat döneminde pazar çok düşük seyretti. Mart ayı başı itibari ile ise referandum öncesinde çok ciddi bir inşaat aracı talebiyle karşılaştık. Beklentilerimizin üzerinde özellikle damper şase araçlar sattık. Ciddi pazar payı elde ettik. Yani ilk çeyrekteki pazar payımız çok iyiydi.

Referandum sonrası piyasalar iyice rahatladı ve ciddi anlamda talep artışı yaşadık. Şöyle söyleyeyim ilk yedi ayda 10-12 ton üzerinde gerçekleşen pazar 9 bin 400 adet. Burada unutulmaması gereken bir nokta var: Bu yılın ilk 6-7 aylık döneminde bayilerin elindeki Euro 5’ler satıldı veya galerilerin elindeki plakası tescil edilmiş, ama sıfır olan çekiciler satıldı.

“BU YIL PAZAR GEÇEN YILA ORANLA YÜZDE 10 DAHA İYİ OLACAKTIR”

Elde varsa satılabilir değil mi?

Tabii ki. Şunu söylemek istiyorum: 9 bin 400 adetlik pazar yanıltıcı aslında pazar 9 bin 400’den daha iyi. Bunu özellikle belirtmek istiyorum. Yani sonuç olarak Euro 5 araçlar sıfır araç olarak piyasada satıldı. Ancak bunlar 2015-2016 geçiş dönemi rakamlarına yansıdı?

Sizce bu sayı tahminen ne kadar?

Benim tahminim yaklaşık 2 bin, 2 bin 500 civarında.

Siz diyorsunuz ki pazar aslında daha yüksek bu yüzden düşük görünüyor. Öyle mi?

Aynen. Bu nedenle yılın geri kalan kısmında biz daha iyi pazar olacağını düşünüyoruz. Şu an pazarda Euro 5 çekiciler bitti diyebiliriz. Bunun etkisini hissetmeye başladık. Çünkü Euro 6 çekici talebi son iki ayda arttı. Geçen yıl 15 Temmuz’dan pazar etkilenmişti. Az da olsa bu yılın ikinci yarısı geçen yılın aynı dönemine oranla daha iyi olacak. Genel pazar ile ilgili yılsonu tahminimiz ise “bu yılın geçen yıla benzer bir pazar olacağı, hatta yüzde 10-15 civarında daha iyi yukarıda olacağı” yönünde. Tekrar belirtmek gerekirse 2016 yılı 12 ton ve üstü pazar 19 bin 800 adetlerde, 6 ton ve üstü pazar ise 22 bin adetlerde kapanmıştı. Tahminimiz bu yıl 12 ton ve üstü pazarın 22 bin, 6 ton ve üstü pazarın ise 24 bin adetlerde kapanacağı yönünde. Yani geçen yıla oranla bir yüzde 10 daha iyi bir pazar bekliyoruz

“İLK 7 AYDA 1100 ADET ARAÇ SATTIK”

Bu yılın ilk 7 ayına göre satış adetleriniz nedir?

Bu yılın ilk 7 ayında 1.100 adet araç sattık. Bunlar içinde 200 kadar Euro 5 araç da var.

O zaman geçen yılki pazar payınızı koruyorsunuz?

Geçen yıl yüzde 10’un üzerinde pazar payımız vardı ve 2017’de bu pazar payını koruyoruz. İnşaat grubunda çok iyiyiz. İnşaat grubunda pazar payımızı geliştirmeye devam ediyoruz. Euro 6’ya geçişle birlikte aslında MAN, zaten uzun yıllardır kullanmakta olduğu teknolojileri kullanmaya devam etti. Çok büyük bir değişim yaşanmadı. Bazı küçük geliştirmelerle Euro 6 emisyonunu sağladık.

Fiyatta değişim yaşadılar mı?

Fiyatta ilk başta belli bir makas vardı. Ama bu fiyat makası, özellikle inşaat grubunda kapandı diyebiliriz. Şu anda ilk başta fark olarak 10 bin Euro’lar konuşuluyordu. İnşaat grubunda şimdi bu fark 5 bin Euro’lara kadar indi. Zaten bizim beklentilerimiz de bu yöndeydi. Ancak çekici grubunda az önce dediğim gibi daha Euro 6 araçlar yeni yeni talep edilmeye başlandı. Çekici segmentinde de herhalde yıl sonuna kadar yine dalgalı bir pazar yaşanır. Bu sene pazarda artık taşlar yerine oturur diye düşünüyorum

İnşaat yükseliyor.

Evet yükseliyor. Zaten pazarı kurtaran da inşaat grubu araçlarının satışı oluyor.

“ULUSLARARASI NAKLİYECİLERİN ARAÇLARINI YENİLEMESİ GEREKİYOR”

Peki sizce özellikle uluslararası nakliyecilerin araç talebi neden düştü?

İstisnalar olsa da uluslararası nakliye müşterilerinin birçoğu filo yaşlarının ortalamasının 8-10 yaşlara gelmesine rağmen araç yenileyemediklerini söylüyor. Yenilemeleri gerekiyor ancak kazançlar iyi değil, maliyetleri ancak karşılıyor. Bu nedenle de yatırım riskine giremiyorlar. Esas buradaki sıkıntı yüklerin ağırlıklı olarak ihracata dayalı ve tek yönlü olması. Bu nedenle de kazançlı noktaya geçemiyorlar. Ne yazık ki, çevre coğrafyalarda yaşanan bazı sıkıntılar en büyük etkenlerden birini oluşturuyor. Örneğin Rusya ile ilişkilerden Hataylı nakliyeciler çok ciddi etkilendi.

Bu böyle devam eder mi?

Tabii ki bu böyle devam etmeyecek. Türkiye’nin çok önemli bir potansiyeli var. Bu potansiyel mutlaka hak ettiği yere gelecektir.

Pazarı şu an inşaat araçları domine ediyor değil mi?

Türkiye gelişen, büyüyen bir ülke. Dolayısıyla altyapı ile ilgili yapacak daha çok iş var. Yol, metro, hızlı tren, liman benzeri birçok altyapı işi var. Ayrıca yeni konut, ticari gayrimenkul gibi alanlarda da çok önemli bir potansiyel mevcut. Türkiye'nin bu ihtiyaçları herhalde bir 10 sene daha bu hızıyla devam eder. Bu da inşaat serisi araçların satışına olumlu etki yapacaktır.

“İKİNCİ EL PAZARINDA BİR BAHAR YAŞANIYOR, SATIŞLARIMIZ ÇOK İYİ”

MAN bu ara yüksek adetlerden oluşan paket ikinci el kamyonlar ve çekiler sattığını görüyoruz. İkinci el pazarından ve sizin bu pazardaki çalışmalarınızdan biraz bahseder misiniz?

Şu an ikinci el piyasası çok iyi ve çok hareketli. Özellikle referandum öncesi yani Mart ayının ortalarında bir anda inşaat talepleri arttı. Referandum sonrası katlanarak devam etti. Aslında ilk başta sıfır ihtiyacı olarak bu gündeme geldi. Sonra acil ihtiyaçlar, ikinci el piyasasını da etkiledi. Çok ciddi talep artışı yaşandı ve bu fiyatlara da yansıdı. Özellikle inşaat grubunda ikinci el fiyatları, yaklaşık yüzde 15-20 civarında yükseldi. Hatta piyasada üst yapılı hazır ikinci el mikser bile adeta bulunmuyordu. Çok ciddi bir talep yaşandı. İkinci el çekicilerde, inşaat grubundaki kadar büyük bir talep yaşanmadı. Şunu söyleyebilirim; hala daha ikinci el pazarında bir bahar yaşanıyor. Bu talep hala daha devam ediyor. Benim tahminim ikinci eldeki bu bahar en az üç ay daha sürecek.

MAN TopUsed olarak bizim ikinci el satışlarımız çok iyi. Biz yıllardır bayilerimizi de ikinci el işi yapmaya teşvik ediyoruz. Özellikle üç tane bayimiz çok büyük ikinci el organizasyonları kurdular. Bizden daha fazla ikinci el ticareti yapıyorlar diyebilirim. Biz de öncelikle bayi ağımızı güçlendirmek adına, onlarla ticaret yapıyoruz. Onların ikinci el ticaretlerini artırmasına destek oluyoruz.

“YAKIT TÜKETİMİNDE ÇOK İDDİALIYIZ”

İkinci el olarak sadece MAN araçlar satmıyorsunuz değil mi?

MAN TopUsed’da bütün markaların ikinci el araçlarını satıyoruz. Şu anda ikinci elde aşırı talepten dolayı adeta satacak araç bulmakta zorlanıyoruz. İkinci eldeki bu baharı MAN olarak biz müşterilerimize de yansıtıyoruz. Filosunu yenilemek isteyen, gençleştirmek isteyen müşterilerimiz şimdi çok daha avantajlı konumda. Araçları eskiyen bazı müşterilerimize gidip, onların kullanılmış araçlarını alarak, cazip finans paketleri ile sıfır araç veriyoruz. Sonuçta yeni model bir aracı çalıştırmanın maliyetiyle, 5-10 yaşındaki aracı çalıştırmanın maliyeti aynı değil. Kaldı ki yeni araçlarımızla birlikte MAN olarak yakıt tüketimi konusunda daha da iddialıyız.

Yakıt tüketiminde MAN araçların müşterilerine sunduğu avantajlar nelerdir?

Yakıt tüketimi bir nakliyeci için çok önemli. Bir nakliyecinin giderinin yüzde 55-60’ını yakıt oluşturuyor. Eğer siz toplam giderin yüzde 55-60 kısmını oluşturan kalemi yüzde 10 düşürebiliyorsanız nakliyeciye çok ciddi bir destek sağlamış oluyorsunuz. Euro 5 MAN araçlarına göre en son seri 2017 model Euro 6 araçlarımız yaklaşık yüzde 13'lük yakıt tasarrufu sağlıyor. Yakıt tüketimindeki bu tasarrufun araçlarımızda yapılan birçok geliştirmenin ve eklenen son teknoloji sürüş destek sistemlerinin yanı sıra araçlarımızın motor güçlerinin 20 beygir artmasından ve tork değerlerinin eşdeğer oranda gösterdiği artıştan kaynaklandığını görüyoruz.

“İTHAL ARAÇTA İLK SIRADAYIZ, 2017 SONUNDA DA İLK ÜÇTEKİ YERİMİZİ KORUMAK İSTİYORUZ”

MAN olarak yıl sonu pazar payı hedefiniz nedir?

Pazarda yüzde 10 ve üstü pay alarak ilk üçteki yerimizi korumak istiyoruz. Bütün rakiplerimizin pazarla ilgili hedefleri var. Biz pazarda ithal araçta ilk sıradayız. Bunu devam ettirmek istiyoruz. Müşterilerimizle yaptığımız görüşmeler, aldığımız siparişler bu hedefimizin bu yıl da gerçekleşeceğini gösteriyor.

BUYBACK MODELİ

Sektörde giderek trendi yükselen Buyback modeli ile ilgili çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?

Buyback modelini daha çok uluslararası nakliye müşterileri tercih ediyor. Biz MAN olarak bu modelde, geri alım garanti süresini minimum iki yıl yapıyoruz. İki yıldan daha kısa bir süre zaten matematiksel olarak her iki taraf için de mantıklı değil. Biliyorsunuz bir amortisman var, ikinci el değer kaybı var. Tüm bunları hesap ettiğiniz zaman iki yılın altındaki bir süre mantıklı olmuyor. Biz iki yıldan beş yıla kadar, geri alım garantili satışlar yapıyoruz. Özellikle de uluslararası nakliye müşterisine yapıyoruz. Çünkü uluslararası nakliye müşterisinde maliyet bilinci çok daha yüksek. Bunun bir sebebi de, kar marjlarının düşük olması. Para kazanmakta zorlanıyorlar ve bu nedenle de her kuruşun hesabını yapmak durumunda kalıyorlar. Sağladığımız; bakım ve onarım paketleri gibi ayrıcalıkların da yer aldığı sözleşmelerle firmalar, çok önemli bir avantaj da sağlıyorlar. Zira yıllar boyunca filolarıyla ilgili öngörülebilir, net rakamlara çok yakın, çok farklı değişiklik göstermeyecek bir maliyet elde edebiliyorlar.

Buyback modeli ile satış yaptığımız ilk araçlarımız, bu senenin başında bize geri geldi ve ikinci el pazarının da hareketli olması sayesinde zorluk çekmeden sattık. Buyback dönemi sonrasında geri dönen araçlarımızın müşterilerimizi tarafından tercih edilmelerinin en önemli nedenlerinden biri de araçların elimize iyi kondisyonlarda, fazla yıpranmadan dönmüş olmaları. Araçlarımızın durumları geri dönüşte oldukça iyi oluyor çünkü araçlara biz bakıyoruz, en ince noktasına kadar araçlar bizim kontrolümüzde oluyor. Aracın her şeyini, tarihçesini bütün detaylarıyla biliyoruz. Bu araçlara önleyici bakımlar yapıyoruz. Öyle olunca da değerini biliyoruz. Bu da şunu da gösteriyor aslında bu araçlara gerçekten düzgün bakım yapıldığı zaman çok daha iyi performans gösteriyorlar ve uzun yıllar hizmet veriyorlar. Ne yazık ki Türkiye'de araçların bakımına çok fazla önem verilmiyor. Yetkili servisler dışına çıkılıyor. Kısa vadede kazanıyormuş gibi görünüyor ama orta ve uzun vadede yetkili servislerin dışına çıkmak araç sahiplerine çok şey kaybettiriyor.

“MAN ELEKTRİKLİ KAMYONLA İLGİLİ SERİ ÜRETİME 2021 YILINDA BAŞLAYACAK”

MAN’ın elektrikli kamyonla ilgili çalışmalarından da bahsedebilir misiniz?

Şu anda elektrikli kamyonlar çok gündemde. 2018’de MAN TGM serisinin elektrikli versiyonu üretilmesi planlanıyor. İlk MAN elektrikli kamyonlar ise, Avusturya’da deneme amaçlı kullanılmaya başlanacak. MAN Truck & Bus, Avusturya Sürdürülebilir Lojistik Konseyi (CNL – Council für Nachhaltige Logistik) ile birlikte 2014 yılından bu yana önemli çalışmalar yürütüyor. Şu an elektrikli kamyonlar, menzil olarak 130 kilometre kadar çıktı. Tabii bu menzil uzun yol için yeterli değil. Elektrikli araçlarda en önemli iki tane şey önemli: Biri mesafe, diğeri şarj süresi. Bataryanın ne kadar sürede dolacağı ve aracın bu şarj ile gideceği mesafe önemli. Elektrikli araçların geleceğini bu iki husus belirleyecek.

Ya doğalgazlı kamyonlar ile ilgili çalışmalarınız...

MAN’ın eskiden beri hatta 1990’lı yıllara ait bir doğalgazlı kamyon çalışması bulunuyor. Ancak o yıllarda doğalgazlı kamyon ticari olarak kabul görmedi. Ancak şu anda elektrikli araçlar daha ön planda. Yeniden doğalgaza gitmek yerine elektrikli araçlara yatırım yapılıyor. Fosil yakıtlardan bir şekilde vazgeçilecek. Bazı ülkelerin 2025 yılından sonra sıfır emisyon hedefleri var. Burada elektrikli araçlar ön plana çıkıyor.

MAN elektrikli kamyonla ilgili seri üretime 2021 yılında başlayacak. Tabii ki tüm üretim elektrikli olmayacak. Belki bu pay yüzde 5, belki yüzde 10 olacak. Tüm bunları o zamanın ekonomik şartları belirleyecek. Ben tüm üretimi elektrikli yapıyorum demeniz mümkün değil. Ülkelerin ve dünyanın altyapısının buna hazır olması lazım. 2020-2021'de elektrikli kamyonlar için Türkiye'nin altyapısı eğer uygun olursa biz de getirir ve satarız. Tamamen bu bize bağlı bir şey değil. 

Etiketler :