IRU: COVID-19'dan dolayı 2020'de karayolu taşımacılığındaki gelir kaybının 1 trilyon doları aşacağı tahmin ediliyor

IRU: COVID-19'dan dolayı 2020'de karayolu taşımacılığındaki gelir kaybının 1 trilyon doları aşacağı tahmin ediliyor

Hem yolcu hem de mal ticari karayolu taşımacılığı, COVID-19 salgınını ve buna bağlı genel ekonomik gerilemeyi hafifletmek için uygulanan ulaşım kısıtlamaları nedeniyle ciddi şekilde etkiledi. IRU ve üyeleri tarafından beş kıtada temsil edilen 3,5 milyondan fazla karayolu taşımacısı, geleceklerini ve hizmet ettikleri ekonomilerini olumsuz etkileyecek sinyaller ile ilgili endişe ederken bir yandan da giderek artan finansal yüklere katlanmakta. Her geçen gün etkisini artıran COVID-19 salgını ve buna bağlı olar

Sektör geneline ilişkin 2020 yılı ciro düşüşü devam etmektedir. Küresel ölçekte karayolu eşya taşımacılığı şirketlerinin cirosunun 2019 yılına göre yüzde 18 düşüşle 679 milyar dolar düşeceği tahmin ediliyor. Daha geniş ölçekte ise karayolu ile “yolcu ve eşya” taşımacılığı hizmeti sunan şirketlerin 2020 yılına ilişkin toplam gelir kaybının ise 1 trilyon doları aşacağı tahmin ediliyor.

Rapora göre; 2021 yılına ilişkin için endişe verici işaretler gelmeye devam ederken, mevcut mali göstergeler, dünya çapında karayolu taşımacılığı şirketlerinin karşı karşıya olduğu yüksek temerrüt ve iflas riskleriyle birlikte gelecek günler içinde kasvetli bir görünümü ortaya koyuyor.

IRU tarafından Nisan ayında yayınlanan on maddelik toparlanma planı da dahil olmak üzere, önceki tedbir çağrılara rağmen, çoğu ülke karayolu taşımacılığı sektörünü yeterince destekleyen ve sektör odaklı önlemleri hâlâ uygulamaya koyamadı.

Bazı hükümetler toparlanma paketlerinde kredileri kolaylaştırmaya, kredi geri ödemelerine ve çalışanları desteklemeye odaklanmışken, az sayıda karayolu taşımacısı bu paketlerden yararlanabildi. Vergi ve harç ödemelerinin ertelenmesinin yanı sıra nakit hibeleri ve sigorta esnekliğini gibi hususlar halen hayata geçirilmesi gereken öncelikli eylemler arasında yer alıyor.

Karayolu taşımacılığı, toparlanmanın anahtarı

Küresel ekonomi 2020 yılında resesyona girmiş olmakla birlikte, 2020'de 2019'a göre küresel ölçekte gayri safi milli hasılada ortalamasında yüzde 5,6’lık düşüş beklenmekte. Yine üretimin kriz öncesi seviyelerine dönmesi için de en az üç yıl geçmesi gerektiği mevcut öngörülerden biri.

Ekonomik ve sosyal toparlanma, karayolu taşımacılığının sağlıklı ve düzgün şekilde işleyişine bağlıdır. Krizin başlangıcından bu yana görüldüğü üzere, karayolu taşımacılığı operatörleri çok önemli bir rol oynamaya devam edecek olup, hükümetlerin daha iyi ve sektöre odaklanmış destek paketlerini hayata geçirmesi elzemdir.

Güncellenmiş Ciro Kayıp Beklentisi

IRU tarafından hazırlanan ve COVID-19 etkilerini içeren raporun yayınlandığı Haziran ayından bu yana, karayolu eşya taşımacılığı sektörünün 2020 yılı için ciro kaybı beklentisi 679 milyar dolara yükseldi.

Avrupa’daki gelir kaybına ilişkin beklenti ise daha keskin bir yükseliş ile Haziran ayındaki beklenti olan 75 milyar dolardan 125 milyar dolara çıktı. Diğer ülkelere bakıldığında ise, ciro kaybı beklentisi, Suudi Arabistan'da 1 milyar dolara, ABD'de 63 milyar dolara, Çin'de ise 131 milyar dolara yükseldi.

Haziran ayında tahmin edildiği gibi, karayolu yolcu taşımacılığına ilişkin 2020 yılına ilişkin Avrupa'da beklenen gelir kayıp beklentisi 94 milyar dolar olarak sabit kaldı.

Karayolu taşımacılığı operatörleri küresel ölçekteki bir iflas dalgasıyla karşı karşıya

Ticari eşya karayolu taşımacılığı operatörleri, COVID-19'dan önemli ölçüde etkilendi. Krizin ilk dokuz ayında, taşımacılık ile ilgili artan maliyetler ve hem güzergâh üzerindeki hem de teslimatlardaki kısıtlamalara rağmen, mümkün olduğu kadar taşımacılık hizmetlerini devam ettirmeye çalıştılar.

Birçok karayolu taşımacısı işletme, bugüne kadar hayatta kalmayı başardı, ancak IRU üyelerinden gelen kanıt niteliğindeki bilgiler, bu firmaların gelecekleri açısından endişe vermeye başladı. Bu doğrultuda IRU, hem temerrüt risklerine hem de iflas riskine ilişkin kapsamlı bir değerlendirme gerçekleştirdi.

Temerrüt Riski

Bütün bölgelerdeki karayolu taşımacıları yüksek ya da çok yüksek oranda temerrüt riski ile karşı karşıya durumdalar. Bu da, şirketlerin kredibilitelerinin bozulması ve buna bağlı olarak da borçlanma maliyetlerinin yükselmesi anlamına gelmekte.

Her ülkedeki ticari eşya karayolu taşımacılığı sektörü için konsolide edilmiş dört temel ölçüme dayalı olarak belirlenen risk seviyesi; şirket temerrüt tahminine, alıcılar tarafından kaydedilen ödeme sürelerine, şirketlerin mali göstergelerine ve ödeme dönemlerinin durumları ile kredi tahsis durumlarına dayanmakta.

Buna göre, dünya genelindeki en yüksek risk, pandeminin zirve yaptığı dönemlerdeki tedarik zincirinde oluşan sorunlar sebebiyle Avrupa’da görülmekte. Diğer ülkelerde de, mevcut makroekonomik sorunların da etkisi ile temerrüt riskleri yükselirken, Arjantin (10), Türkiye (10), Rusya (9), Suudi Arabistan (9) ve Amerika Birleşik Devletleri (9) temerrüt riskinin en çok olduğu ülkeler arasında yer aldı.

İflas Riski

Bir şirket kredilerini zamanında ödeyemediğinde veya operasyonel giderlerini karşılayamadığında iflas etme tehlikesi ile karşı karşıya kalmakta.

İflas riskinin üç temel göstergesi olan sabit kıymet devir hızı (fixed asset turnover), serbest nakit akışı (free cash flow) ve reel gelir büyümesi (real revenue growth) birlikte ele alınması ile elde edilen konsolide görünümde, şirketlerin son derece riskli bir pozisyonda olduğu görülüyor.

Daha az iş ve boş dönüş yükünün bulunmayışı, firmaların verimsizliğini arttırmakta ve buna bağlı olarak da firma filolarındaki taşıtların da verimsiz kullanımına neden olmakta.

Azalan gelir ile birlikte taşımacılar, mevcut faturalarını, ücretleri ve diğer ödeme yükümlülüklerini yerine getiremez hale gelmekte. Bu durum da mevcut süreci daha da kötüleştirirken, bazı tedarikçilerin nakit üzerinden iş yapma talepleri ya da müşterilerin zamanında ödeme yapmaması gibi sorunlar ortaya çıkabilmekte.

Hükümetlerin sektöre yönelik destek önlemleri yetersiz kalıyor

IRU’nun toparlanma planı, hükümetler için altı maddi önlemi ve dört adet de maddi olmayan önlemi içermekte.

Bazı hükümetler, pandeminin ilk aşamalarında IRU'nun çağrılarına kulak verirken, sürüş ve teslimat kısıtlamalarının kolaylaştırılması, sertifikaların geçerlilik tarihlerinin uzatılması ve yeşil hatların kurulması da dahil olmak üzere finansal olmayan önlemler, hayata geçirdiler.

Ne var ki, yüksek temerrüt riski, birçok firmayı iflasın eşiğine getirirken, bu tablo hükümetlerin aldığı mali destek paketlerinin yeterli olmadığını da gözler önüne serdi.

IRU, 79 ülkede hükümetler tarafından uygulamaya konular eylemleri altı maddi eylem başlığı altında değerlendirdi. Buna ilave olarak sekiz ülkedeki 200'den fazla karayolu taşımacılığı operatörü ile de, hangi önlemlerin etkili olduğu konusunda da anket çalışmaları yaptı.

Ulusal ekonomileri desteklemeye yönelik büyük kurtarma paketlerinin varlığına rağmen, ticari karayolu taşımacılığı operatörlerine odaklamış destek paketlerinin ya çok küçük miktarda uygulamaya alındığı ya da hiç uygulamaya konulmadığı görüldü.

Finansal Destek Uygulamaları

Çok az ülke, küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ'ler) için veya daha özel olarak karayolu eşya taşımacılığı operatörlerine odaklanmış destek paketlerini hayata geçirdi.

KOBİ'ler için, hükümetler daha çok vergi ve harçları azaltmaya ve yeni kredilere erişimi kolaylaştırmaya veya kredi geri ödeme yükümlülüklerini hafifletmeye odaklandı.

Çoğu karayolu taşımacısı işletme aynı zamanda KOBİ olmasına rağmen, birkaç ülke dışında, tüm ülkeler leasing ödemelerinde esneklikler, sektöre yönelik vergi ve harç ötelemeleri vb. karayolu taşımacılığı operatörlerinin ihtiyaçlarına odaklanmış tedbirleri uygulamaya koyamadı.

An itibari ile karayolu taşımacılığı operatörlerinin karşılaştığı en acil sorun likiditedir.

Araştırmaya katılan ülkelerin yüzde 70'inden fazlasında KOBİ'ler veya eşya taşımacılığı operatörlerine yönelik nakit hibe şeklindeki bir mali desteğin uygulanmadığı görüldü.

Direkt nakit hibe (direct cash loan), krediye erişimi kolaylaştırmak (ease loan access ), kredi ödemelerini kolaylaştırmak (ease loan re-payment), vergi ve harçlarda indirime gitmek (reduction of taxes & charges), sigorta kolaylaştırmaları (insurance flexibility), ve istihdam edilmeyen işçilerin desteklenmesi (unemployed workers support) başlıkları altında yapılan araştırma, katılımcı karayolu taşımacısı işletmelerin büyük bir çoğunluğunun söz konusu başlıklarda yeterli destek alamadığını ortaya koydu.

Mali desteğin etkinliği

IRU, makro değerlendirmelere ek olarak, Amerika, Asya, Avrasya ve Avrupa'daki sekiz ülkede, hangi mali destek önlemlerinin en etkili destek olduğunu değerlendirmek için 221 karayolu taşımacılığı işletmecisi üzerinden bir araştırma gerçekleştirdi.

Bu araştırma sonucunda, çok az sayıdaki karayolu taşımacısı şirketin, devletin mali desteğinden yararlanabildiği görüldü. Şirketlerin yalnızca yüzde 19'unun ise hükümetlerinin destek paketlerinden memnun kaldığını ifade ettikleri belirlendi. Yine çok az sayıda firma da nakit hibe desteğinden yararlandığını aktardı.

Karayolu taşımacısı işletmeler, hükümetlerin taşımacılık sektörü odaklı nakit hibe sağlamasına, sigorta primlerine ilişkin ödeme sürelerinde esnekliğe gidilmesine ve vergi ile harçların azaltılmasına ve ötelenmesine ihtiyaç duyuyor.

IRU tarafından yapılan araştırmalar kapsamında taşımacıların sadece;

-Yüzde 18’inin nakit hibe desteğinden yararlanabildiği,

-Yüzde 20’sinin hükümetlerce alınmış taşıt sigorta prim indirimlerinden faydalandığı,

_Yüzde 50’sinin kendi hükümetlerin vergi ve harçlarda indirime gittiğini ifade ettiği

görüldü.

SONUÇ

IRU araştırması kapsamında karayolu taşımacılığı operatörleri için en acil sorunun likidite olduğu ortaya çıktı. Temerrüt ve iflas riskinin önümüzdeki yıl yüksek olacağı, kasvetli bir ekonomik görünüm ve sektör genelinde tahmin edilen büyük kayıplarla, birçok karayolu taşımacılığı şirketi önümüzdeki aylarda iflasla karşı karşıya kalabileceği araştırmanın bir başka sonucu olmuştur.

Karayolu taşımacılığı operatörleri risk altında

Pek çok hükümet, salgın kapsamında destek paketleri oluştururken, 79 ülkedeki mali önlemlerin bir değerlendirmesi yapıldığında, çok az sayıdaki karayolu taşımacısı işletmenin bu paketlerden yararlanabildiği gözlemlendi.

Hükümetlerin adım atması gerekiyor

Ekonomik ve sosyal toparlanma, iyi işleyen bir karayolu taşımacılığı sektörüne bağlıdır. Bu da, milyonlarca karayolu taşımacısı işletmenin işlerine devam edebilmesine ve müşterileri için hizmet vermeye devam etmelerine bağlıdır.

Karayolu taşımacısı işletmeciler, işlerini sürdürmek ve toparlanmanın sağlanmasındaki önemli rollerini sürdürebilmek için acil olarak finansal desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu destekler arasında karayolu taşımacılığı sektörüne yönelik nakit hibeler, sigorta primi ödemelerindeki esneklikler ve vergi ile harçlarda yapılacak indirimler öncelik arz etmektedir.

Araştırma kapsamında ortaya çıkan sonuçlara değinen IRU Genel Sekreteri Umberto de Pretto, “Küresel ticaretin can damarı olan karayolu taşımacılığı, pandemi kapsamındaki ekonomik toparlanmanın temeli için çok önemli bir unsur. Hükümetlerin ivedi müdahalesi olmaz ise, çok ciddi sayıdaki karayolu taşımacısı işletme önümüzdeki aylarda iflas edecek ve bu durum birçok ülkedeki ekonomik toparlanmaya büyük zarar verecek" dedi ve karayolu taşımacılarına odaklanmış destek paketlerinin ivedi şekilde uygulamaya alınmasına yönelik taleplerini yineledi.

IRU’nun Nisan ayında yayınladığı toparlanma planı ise şu şekildeydi;

Finansal Tavsiyeler:

1-Şartların iyileşmesi ile birlikte aşamalı şekilde kaldırılacak ve geçici önlem olarak uygulanacak şekilde karayolu taşımacılık sektörüne nakit hibelerin sağlanması,

2-Değişken maliyetleri karşılayabilmek adına kredilere ulaşımın kolaylaştırılması, yeni varlık (araç, ekipman vb.) alımlarındaki mevcut kredilerin yeniden yapılandırılması, filo yenilemeleri ile ilgili kredilerin 0 faizli ya da mümkün olan en düşük faiz ile verilebilmesi,  

3-Kredilerin geri ödemelerinin ve taksit vadelerinde kolaylaştırıcı imkanların sağlanması adına ileri tarihlere ertelenebilmesi,

4-Karayolu taşımacılık sektörüne ilişkin motorlu taşıtlar vergisi ve diğer ilgili vergi yükümlülüklerinin ileri bir tarihe ertelenmesi,

5-Mevcut sorunlar sebebiyle taşımalarda kullanılamayan araçlara ilişkin sigorta primlerinde indirime gidilmesi,  

6-Bu süreç zarfında işsiz kalan yada geçici olarak işsiz kalan karayolu taşımacılık sektörü çalışanlarına yönelik mali destek programlarının hayata geçirilmesi.

Finansal Olmayan Tavsiyeler:

1-Tüm sınır geçişlerinde uygulanacak şekilde araçların sistematik şekilde durdurulmasını önleyecek ve kolaylaştırıcı prosedürler ile desteklenecek şekilde ‘‘Yeşil Hatların’’ uygulamaya konulması,

2-Gerekli tedbirlerin alınması kapsamında çalışanlar için toplu taşıma imkanlarına öncelik verilmesi,

3-Karayolu taşımacılık sektöründe çalışanların koruma ve dezenfeksiyon ekipmanlarına erişiminin kolaylaştırılması,

4-Vizelerin, karayolu taşımacılık sektörünün kullandığı belgeler ve lisansların bitiş tarihlerinin uzatılması ve sürüş-dinlenme sürelerinde maksimum esnekliğin sağlanması.

Etiketler :