Profesyonel Sürücülük Mesleği Çalıştayı Ardından İzlenimler

Profesyonel Sürücülük Mesleği Çalıştayı Ardından İzlenimler

Afyon Kocatepe Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Finans Öğretim Üyesi Dr. Kemal Karayormuk, 15 Mart’ta düzenlenen “Profesyonel Sürücülük Mesleği Çalıştayı”nı değerlendirdi. İşte Dr. Kemal Karayormuk’un çalıştay ile ilgili izlenimleri…

Sürücü yoksunluğu dünyada ve Türkiye’de gündemin önemli başlıklarından biri olmaya devam ediyor. Bu soruna çözüm bulma adına Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Ulaştırma Hizmetleri Genel Müdürlüğü himayelerinde,  Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) katkıları ile 15 Mart 2022 tarihinde yolcu taşımacılığı ve lojistik sektörü şirketlerinin yoğun katılımı ile sivil toplum örgütlerinden ve ticaret odalarının ilgili komitelerinden yoğun katılım olmuş katılımcıların taşıma hizmetlerinin tüm iş kollarından yoğun katılım gerçekleşmiştir.

Çalıştay üç farklı çalışma grubu ile konuyu ayrıntılı olarak irdelemiştir. Bu Çalışma grupları; Şoförlerin Hukuki Koşullarının İyileştirilmesi, Şoförlük Mesleğinin Sorunları ve Mesleğe Özendirme, Şoförlerin Eğitimi başlıklarında değerlendirmeler yapılmıştır.

Çalıştay çıktılarına yakından baktığımızda “Hukuki Koşulların İyileştirilmesi” başlığında özellikle öne çıkan hususlar şoförler ile işverenler arasında yaşanan uyuşmazlıkların öne çıktığı bunun yanında sektörün ağır çalışma koşullarına uygun bir yasal alt yapı önerileri öne çıkmıştır. Özellikle yolcu taşımacılığında istenilen “Büyük otobüs kullananlarının 26 yaşından gün almış olmaları” hükmünün aşağıya çekilmesi talep edilmiştir. Özellikle çalışma süreleri konusunda teknolojinin imkanlarının daha net kullanılarak şoförlerin çalışma koşullarının iyileştirilmesine vurgu yapılmış, tüm sürücülerin sosyal güvence kapsamında sürücülük faaliyetlerini gerçekleştirmeleri için sigortalı olmayanların araç kullanmalarına izin verilmemesi için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması talep edilmiştir. Özellikle yeni mesleğe giriş için aday sürücü vb farklı kaynaklar oluşturulmalı ve bu giderler masrafların İŞKUR teşvikleri kapsamına alınması hususları öne çıkmıştır.

Diğer bir başlık olan “Şoförlük Mesleğinin Sorunları ve Mesleğe Özendirme” çalışma grubunda öne çıkan görüş ve öneriler ise; ağır çalışma koşulları ve araçta dinlenme sorunları, kişisel temizlik vb koşulların iyileştirilmesi, yol üstü mola tesislerinin şoförlerin ihtiyaçları göz önünde tutularak planlanması öncelikle üzerinde mutabık kalınan bir sorun olarak öne çıkmaktadır. Düşük maaşların sektör değiştirmeye neden olduğu, Asgari ücret modelinin avukatlık vb. mesleklerde uygulanan ayrı bir asgari ücret sisteminin hayata geçirilmesi. Şoför yerine “Profesyonel Sürücü” “Otobüs Kaptanı” gibi kavramlar ile mesleğin yıpranmış imajı düzeltilmelidir. Şoförlerin sigorta girişlerinin günlük olarak yapılması hususu taraflarca altı çizilen bir önemli husustur. Özellikle uluslararası karayolu taşımacılığında yaşanan sorunun çözümü konusunda sürücü yetiştirmenin stratejik önceliği ve küresel sorun haline gelen sürücü ihtiyacının ülkemiz için bir tehdide dönüşmesinin engellenmesi sektörümüz için büyük önem taşımaktadır. Yine mesleğin Mesleki Yeterlilik Eğitim Yönetmeliği kapsamına "nitelikli ara elaman" tanımının dahil edilmesi istenmiştir. Mesleği özendirme adına; ağır vasıta şoförü (C-CD-CE) olarak işe alınacakların SGK Prim desteği ve istihdama katkı kapsamında erkeklere asgari 12 ay,  hanımefendilere de 24 süreyle % 50 ücret desteği hakkı standart hale getirilmesi benzer uygulamaların Almanya olmak üzere birçok AB ülkesinin benzer düzenlemeleri hayata geçirildiği vurgulanmıştır.

Şoförlerin Eğitimi oturumunda öne çıkan hususlar sorunun kaynak da çözülmesi için çok önem arz eden konular olarak değerlendirilebilir. Öncelikle sektöre insan kaynağı girişinin artırılması için şoför adının “Profesyonel Sürücü” şeklinde kullanımının özendirilmesi ve tüm mevzuatın buna göre düzenlenmesi, “Profesyonel Sürücü” eğitimi konusunda ulusal bir politika belirlenerek, bu konu ile ilgili bir Eylem Planı açıklanması gerekliliği vurgulanmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) arasında imzalanan "Mesleğim Hayatım İş ve Staj Programı Protokolü"nün Profesyonel Sürücülük alanını da kapsayacak şekilde genişletilerek meslek liselerinde ve mesleki eğitim merkezlerinden “Profesyonel Sürücülük” bölüm ve programlarının açılması üzerinde durulmuştur. Üniversitelerde öğretim yapan “Otobüs Kaptanlığı” bölümlerinin açılması konusunda kolaylaştırıcı tedbirlerin alınması ve öğrenci kapasitesinin arttırılması konusunda Yüksek Öğretim Kurulu nezdinde girişimlerde bulunulması, “Otobüs Kaptanlığı” bölümlerinde isim değişikliğine gidilerek bölüm isminin “Profesyonel Sürücülük” olarak değiştirilmesi ve bölüm içeriğinin yolcu, yük ve tehlikeli madde taşımacılığı konularını da içerecek şekilde düzenlenmesi talep edilmiştir. SRC belgesindeki muafiyetin kaldırılması, eğitim alarak sınavla belge alan sürücü ve muafiyetten faydalanan sürücülerin arasındaki haksız uygulamanın giderilmesi, İlk defa bu belgeyi alanla yenilemek isteyen kişiler arasındaki uygulamanın farklılaştırılması, periyodik (yenileme) eğitimlerinin zorunlu olmasının mevzuat ile sağlanması gerekmektedir. Eğitim dönemi sona ermiş yetişkinlerin mesleğe kazandırılmasına yönelik eğitim Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde yer alan “Mesleki Eğitim Merkezleri” modelinin uygulamaya geçişinin sağlanması, “Yaşsız Çıraklık” politika ve kampanyaları geliştirilmesi dile getirilmiştir.

Sadece sürücü eğitimi değil şirketlerde de sürücü eğitimine ve önemine yönelik farkındalığın artırılması, bu konuda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca teşvik uygulamaları getirilmelidir. Sürücü eğitiminde taksonomiye gidilmesi (sürücü sınıflandırması yapılarak, özel ihtiyaçlarına yönelik sürücü eğitimlerinin düzenlenmesi, örnek olarak uzun yol kaptanlığı, ağır vasıta sürücüsü, tır katarı araç sürücüsü, şehir içi yolcu taşıyan araç sürücüsü, öğrenci servisi sürücüsü, taksi sürücüsü vb.) Profesyonel Sürücü eğitimlerinde teorik/uygulama sınavlarından geçen sürücülere, staj zorunluluğu getirilmesi ve buna yönelik eğitimden sonra staj sisteminin geliştirilmesi ile sahada ihtiyaç duyulan nitelikli profesyonel sürücülerin yetiştirilmesi (çıraklıktan ustalığa geçiş gibi). Kadın sürücülerin sektöre kazandırılması ve bu konudaki eksikliğin giderilmesine yönelik tedbirler alınması, kadın sürücü istihdamına yönelik teşvik mekanizmalarının hayata geçirilmesi önerilmiştir. Taşımacılık şirketlerinde sürücü eğitimi başta olmak üzere pazara giriş, mesleki saygınlık, mesleki yeterlilik konularına yönelik iç denetim mekanizmalarının hayata geçirilmesine yönelik düzenlemelerin yapılması önerilmiştir.

Çalıştay kapsamında yapılan eş zamanlı oturumlarda öne çıkan konular yukarıda belirtilmeye çalışılmıştır. Bunların ışığında yapılacak bir çözümlemede şoförlük mesleğinin imaj ve beraberinde yaşadığı ekonomik kayıpların sektöre girişi azalttığı, kesintisiz 12 yıllık eğitimin bir sonucu olarak usta çırak ilişkisine dayanan muavin-şoför zincirini kopardığını, bireysel araç sahipliğinin azalmasının aile/baba mesleği ile sektöre sağlanan girişi düşürücü etkisi de vurgulanmalıdır.

Sektöre girişi artırma gerekliliği herkesin üzerinde görüş birliği sağladığı bir sonuçtur. Girişleri artırmanın en önemli yolu eğitim vermektir. Eğitimin lise düzeyine yayılması ve meslek yüksekokullarını besleyen bir sistem yaratılması işin yaygın eğitim tarafını oluşturmaktadır. Bu konu orta vadeli bir çözüm olarak değerlendirilebilir. Başta devlet kurumları ve sivil toplum örgütlerinin işbirliği içinde bu alan yatırım yapılması gerekmektedir Yaygın olmayan kısa vadeli çözüm olarak değerlendirilmesi gereken boyut ise yine Milli Eğitim Bakanlığının bünyesinde “Mesleki Eğitim Merkezleri” modelinin hayata geçirilerek “Yaşsız Çıraklık” türü istihdam politikaları devreye alınmalıdır. Burada hem piyasa da sürücü olarak çalışabilecek net bir mesleği yada işi olmayan vatandaşların sektöre kazandırılması sağlanacağı bir model uygulamaya konulması gerekmektedir. Burada sivil toplum kuruluşlarının imkanlarını ve lobi faaliyetlerinin önemi de vurgulanmalıdır.

Bu çalıştayın yapılmasında insiyatif alan Ulaştırma Hizmetleri Genel Müdürü Sayın Murat Baştor ve ekibidir. Özellikle bunun vurgulamak ve teşekkürlerimi bildirmek isterim. Bu sorunun çözüme ulaştırılması için devlet gücünün ve bunun bir politikaya dönüşmesi gerekmektedir.

Sektör sorunları ve çalıştay konusunda bizlere her zaman destek olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanımız Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu’na ve destekelri için Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu(TŞOF) Başkanı Sayın Fevzi Apaydına teşekkür etmek isterim.

Etiketler :