Orta Koridor canlanırsa Türkiye demiryolu sektörü buna hazır mı?

Orta Koridor canlanırsa Türkiye demiryolu sektörü buna hazır mı?

ÖZEL RÖPORTAJ - DTD Başkanı Ali Ercan Güleç: “Havacılıkta serbest piyasa koşulları işliyor, demiryolunda da olsun istiyoruz. Devlet eğer bir kamu kuruluşunu destekliyorsa aynı desteği özel tren işletmecilerine de vermesi gerekir ki, serbest piyasa kuralları çalışsın” dedi.

Tüm dünyayı iki yılı aşkın süredir etkileyen Covid-19, birçok sektörde olduğu gibi taşımacılık sektöründe de önemli değişimlerin yaşanmasına neden oldu. Çin’de Covid-19’dan dolayı fabrikaların zaman zaman durması tedarik zincirinde kırılmalara neden oldu. Bu da Avrupa’ya yakın Türkiye gibi ülkelerde üretim ekonomisinin önemini artırdı. Sonrasında ise denizyolunda konteyner krizi yaşandı. Tüm dünyada taşımacılık fiyatları arttı. Bu artış beraberinde ürünlerin fiyatlarının artmasına neden oldu. Hemen hemen tüm ülkelerde enflasyonda artışlar oldu. İyi olan şu ki; bu dönemde taşımacılığın ve lojistiğin önemi arttı.

Covid-19 bitti, bitiyor derken bu kez de bölgede savaş baş gösterdi. Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlaması bölgede önemli değişimlere neden oldu. Savaş, Avrupa’da ve yakın coğrafyada enerji fiyatlarının artmasına ve tarımsal ürünlerin gelecekte bulunamaması gibi sıkıntılara yol açtı. Tüm bunlar yaşanırken coğrafi konumuna her zaman vurgu yapılan Türkiye’nin bölgedeki önemi arttı.

İşte tam da bu noktada Orta Koridor olgusu konuşulmaya başlandı. Kuzey Koridoru’nda savaştan dolayı sorunların ortaya çıkmaya başlaması Çin’in Orta Koridor’u canlandırmak istemesine neden oldu. Orta Koridor canlanırsa Türkiye demiryolu taşımacılığı buna hazır mı? Demiryolu altyapımız yeterli mi? Demiryolunda serbestleşme sonrası özel sektör ne kadar etkin olabildi? Özel demiryolu taşımacıları neler istiyor? Sektörde tam serbestleşme sağlanabildi mi? Özel sektör demiryoluna yatırım yapacak mı? Pandemide özellikle “Temassız taşımacılık” vurgusu ile öne çıkan demiryolu sektörünün Türkiye’deki avantaj ve dezavantajları neler? yesillojistikciler.com olarak tüm bu soruları Demiryolu Taşımacılığı Derneği (DTD) Başkanı Ali Ercan Güleç’e yönelttik. İşte DTD Başkanı Ali Ercan Güleç’in açıklamaları…

“PANDEMİ VE AVRUPA YEŞİL MUTABAKATI İLE DEMİRYOLU ÖN PLANA ÇIKTI”

Pandeminin başlaması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı ile demiryolu daha fazla ön plana çıktı. Ancak bu dönemde demiryolunun eksiklikleri net olarak ortaya çıkmaya başladı. Bu dönemde demiryollarının limanlarla bağlantısından eksiklerin olması, sektörün yeterli kapasiteye sahip olmaması ve lokomotif eksiklikleri gibi sorunlar kendini göstermeye başladı.”

“KUZEY KORİDORU’NDAN YILDA 14 BİN, ORTA KORİDORDAN İSE YILDA 220 TREN GEÇİYOR”

“Şimdilerde Rusya-Ukrayna Savaşı’ndan dolayı Orta Koridor konusu konuşuluyor. Aslında her olay geliyor demiryoluna dayanıyor. Ama ülkemizin demiryolu altyapı problemleri devam ediyor. Kuzey Koridoru’nun kapasitesi yıllık 14 bin tren. Orta Koridor’da ise yani Çin’den gelip Türkiye üzerinden Avrupa’ya giden tren sayısı ise yıllık 220. Kuzey Koridoru’nun kapasitesini Türkiye’den geçirmek zor. Biz ülkemizin, üreticimizin ihraç mallarını şu an limanlara indiremiyoruz. Böyle bir ortamda transit yükler için kapasite ülkemizin ihracatı için olumsuz sonuçları olur. Transit yükler için ayrılan demiryolu kapasitesi ihracatçımızdan alınmış bir kapasite olacaktır.Ülkemizin bir transit lojistik merkezi olmasıda önemlidir. Ancak şu anda elimizdeki sınırlı demiryolu kapasitesini kullanırken bir öncelik sıralaması yapmak durumundayız ve bu önceliğin şu anda ülkemizin ihjracıt yüklerine ayrılması gerektiği görüşündeyim. Demiryolu altyapı ve araç yatırımları ile kapasite artırıldıkça transit taşımalara da daha fazla kapasite verilebili.  Türkiye demiryollarında ihraç mallarına mı öncelik verecek yoksa transit geçişlere mi? Türkiye’nin öncelik sıralaması yapması gerekiyor.”

“BİR ÜLKE İÇİN ÜRETİM ÜSSÜ OLMAK LOJİSTİK TRANSİT MERKEZİ OLMAKTAN DAHA ÖNEMLİDİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM”

Pandemi ve Ukrayna-Rusya olayı Türkiye’nin transit önemini artırmak ile beraber aynı zamanda üretim merkezi olarak da önemini artırmaya başladı. Bu nedenle sınırlı olan kapasiteyi ülkenin yararına olan tercihlerine göre önceliklendirilmesi gerekir. Eğer ülkemiz üretim merkezi olacaksa; sınırlı kapasitenin öncelikle ihracatı artırmanın hizmetine verilmesi gerekiyor. Transit geçiş yerine kendi ülkemizin ürettiği ürünlerin taşınması için kullanılmalıdır. Bir ülke için üretim üssü olmak lojistik transit merkezi olmaktan daha önemlidir diye düşünüyorum. Onun için Orta Koridor herkes için bir fırsat gibi görünüyor ama bence bir fırsat yok. Çünkü Orta Koridor’un transit yol olması için ciddi bir kapasite ve altyapı yatırımı yapılması gerekiyor.”

“DEMİRYOLUNA CİDDİ YATIRIMLAR YAPILDI ANCAK YÜK İKİNCİ PLANDA KALDI”

Türkiye son yıllarda şehirlerarası raylı sistemlere ciddi yatırımlar yaptı ancak bu yatırımlar ağırlıklı olarak yolcu taşımacılığına yönelik oldu. Ülkenin ihtiyacı vardı ve buna kimsenin itirazı yok. Demiryolunda yük ikinci planda kaldı. Yük taşımacılığında kapasite artırılamadı. Yükte hat yenilemeleri yapılıyor ama hat yenilemeleri yeterli değil.”

“DEMİRYOLU ALTYAPI GEOMETRİSİNİN DÜZELTİLMESİ GEREKİYOR Kİ, DAHA EKONOMİK İŞLETMEYE İMKAN VERSİN”

Maalesef biz de demiryolunun geometrik yapısı ekonomik işletmeye uygun değil. Demiryolu altyapı geometrisinin düzeltilmesi gerekiyor ki, daha ekonomik işletmeye imkan versin. Mevcut altyapıda maalesef ekonomik işletme yapmak çok zor.

“DEMİRYOLUNDA SERBEST PİYASA KOŞULLARI OLSUN İSTİYORUZ”

Havacılıkta serbest piyasa koşulları işliyor, demiryolunda da olsun istiyoruz. Bir firma zarar da edebilir kar da edebilir. Ona kimse karışamaz ama devlet eğer  kamu  kuruluşunu destekliyorsa aynı desteği özel tren taşımacısına da vermesi gerekiyor ki, serbest piyasa kuralları işlesin.”

“SADECE BİR FİRMA LOKOMOTİF YATIRIMI YAPTI”

Serbestleşme Kanunu çıkalı 10 yıldan fazla oldu. Sadece bir firma lokomotif yatırımı yaptı. O da kendi işi için. Onun haricinde yatırım yapan firma yok. Şu an piyasa tarafında bir serbestleşme yok. Tam olarak serbestleşmenin olması için kamunun herkese eşit mesafede durup, kuralları eşit uygulaması lazım.”

“OPERASYONEL VE YATIRIM TEŞVİKİ VERİLMELİ”

Devletin özel-kamu ayrımı yapmadan herkese operasyonel ve yatırım teşviki vermesi lazım. Özel sektör nasıl bu sektöre çekilir konusu düşünülmeli. Bu arada kamu  her zaman demiryolunda bir oyuncu olarak kalmalı. Ama demiryolundaki her oyuncuya eşit davranılmalı.”

“ÖZEL SEKTÖRDE LOKOMOTİF YATIRIMI YAPMAK İSTEYEN FİRMA VAR”

Demiryolunun yurtiçi taşımacılığındaki payı yüzde yüzde 5-6 civarında. Türkiye’de vagondan ziyade lokomotif yatırımına ihtiyaç var. Özel sektörde lokomotif yatırımı yapmak isteyen çok firma var. Özel sektör girerse verimlilik getirir ve fiyatları daha dengeleyebilir.”

ELEKTRİKLİ LOKOMOTİFİN ÖNEMİ

TCDD’nin yaklaşık 450-500 tane lokomotifi var. Elektrikli lokomotif sayısı ise 100 civarında. Hatların hepsini elektrikli yapıyoruz bu nedenle elektrikli lokomotif sayısının artması gerekiyor."

Etiketler :